Efsaneye göre çay, ikinci Çin imparatoru Shen-Nung tarafından m.ö 2734 yılında uçuşan çay yapraklarının kaynamakta olan suya düşmesi sonucu bulunmuştur. Anayurdu Hindistan'ın doğusu ile Birmanya ve Çin güneyidir.Üç büyük cinsi bulunur; Assam, Çin ve Kamboçya... Yaprağa uygulanan işleme göre çay türleri üretilmektedir. Yeşil çay; yapraklar kurutulur,silindirlerden geçirilir ve fermente olmadan kızartılarak yeşil çay elde edilir. Çin Japonya Hindistan ve Endonezya'da üretilir. Bol miktarda polifenol, (her molekülden birden fazla fenol grubunun bulunduğu bileşiklerdir. Polifenoller genelde bitkilerde bulunur ve örneğin sonbahardaki yaprak renklerinden sorumludurlar.) gallik asit,(3,4,5-trihidroksibenzoik asit olarak bilinen organik asittir. Mazı, sumak, güvercin ağacı, çay yaprağı, ve bazı bitkilerde bulunur.) flavonoid, (bilim insanları tarafından en çok incelenen bitkisel besin maddesi grubunun genel adıdır. 6000'den fazla besin maddesini içerir. En belirgin özelliği antioksidan ve iltihap karşıtı etkisi olanbu besin maddeleri ayrıca sebze ve meyvelere parlak ve canlı renkler verir.) Oolong Çayı; Çin, Formozo ve Japonya'da yapılır. Yapraklar fermente edilir,siyah çay aroması verirken, yeşil çay tadı sağlar. Siyah Çay; En çok kullanılandır. Çay yaprakları kurutulur, silindirden geçirilir. Kızartılmadan önce fermente olmaya bırakılır. Beyaz çay; Çin'in Fujiyan bölgesinde yetiştirilmektedir.Çay bitkisiyle aynı olup farkı,yapraklar açmadan tamamen tomruk iken toplanmasıdır.Sadece soldurma ve kurutma aşamasından geçirilir ve fermente edilmez. Bu nedenle içerdiği polifenoller daha aktiftir. Çayların kafein oranları bir fincanda beyaz çayda 15 miligram, yeşil çayda 20 miligram, siyah çayda ise 40 miligramdır.
Çayın demlenme sırasında suya geçebilen öğelerinden yararlanılır.Bunun başında kafein gelir. İki-üç dakika 180 mililitre kaynar suyla demlenmiş siyah çayda 3o mg civarında kafein bulunur.Demlenme süresi uzadıkça bu miktar yaklaşık 60 mg'a kadar çıkabilir. İçilen sade çayda protein,yağ ve karbonhidrat gibi makro besin öğeleri hemen hemen yoktur. Çay yaprağındaki B vitaminlerinin %80'i suya geçer. Yeşil çay, uygun koşullarda hazırlandığında C vitamini sağlar. Günlük içilen 5 fincan (her fincan için 180-200 ml) yeşil çay C vitamini gereksinimini %25-30'unu karşılayabilmektedir.
Gün içerisinde aşırı tüketilen çay,sinir bozukluğu, kabızlık, yüksek tansiyon, el titremesi, baş ağrısı,ve uykusuzluğa neden olabilmektedir.Aşırı çay tüketimi, idrar miktarının da artışına neden olur. İdrarla dışarı atılan üre asidi miktarını azaltır. Romatizma hastalığı olanlara zarar verir. Çayda okzalat fazladır. Bu nedenle böbreğinde kum ve taş olanlara çay zararlıdır.
Çay doğru bir şekilde tüketildiğinde ise;
-Kanser riskini azaltır,
-Kolestrolü düşürür,
-Beyni korur,
-Hazmı kolaylaştırır,
-İçerdiği floroid nedeniyle diş çürüklerini önleyici etkiye sahiptir,
-Kan damarlarını genişleterek kanın vücuttaki dolaşımını kolaylaştırır,
-Yapılan birçok araştırmaya göre; günde maksimum 2 kupa çay tüketmenin kalp krizi ile ölüm riskini azalttığı ortaya çıkmıştır.
Yemekle Birlikte İçilen Çayın Olumsuz Etkileri:
Gün içerisinde içilen çayın şeker ilavesi yapılarak tüketilmesi ve öğünlerle birlikte tercih edilmesi, sağlık açısından zararlı etkilerin oluşmasına neden olmaktadır. Yemeğin ardından çay içmemek gerekiyor, çünkü bu mide kaslarının gerilmesine yol açarak hazımsızlığa neden olabilir aynı zamanda da yemekle birlikte aldığımız demiri yeterli miktarda emilemez hale getirdiği için vücutta kansızlığa yol açabilir. Demli çay ya da çayın uzun süre demlenmesi bardak başına tüketilen ''tanen'' (proteinlerin bağlanması ve çökelmesinden sorumlu acımsı suda çözünen bitki polifonelleridir.) miktarını arttırdığından demir üzerinde daha olumsuz bir etki yaratacaktır.Ayrıca siyah çay demir seviyesini yeşil çaydan daha fazla düşürmektedir. Çay içme alışkanlığını bırakamıyorsanız, en azından yeşil çaya veya çok demli olmayan açık çaya yönlenebilirsiniz...
Kandaki demir düzeyinin sağlıklı seviyelerde olması için demir bakımından zengin gıdaların tüketilmesi tek başına yeterli olmayabilir. Beslenirken, gıdalardan alınan demirin emilimini etkileyen diğer besin kaynaklarından da mümkün olduğunca kaçınılmalıdır. Çay içinde bulunan tanenler dışında soya proteini, kalsiyum, polifenoller, baklagiller ve tam tahııllı da demirin emilim sürecini engelleyebilir...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder